Basın Kurulu, Çağdaş Gazeteciler Derneği, DİSK Basın-İş, Gazeteciler Derneği, Haber-Sen, İzmir Gazeteciler Derneği, Türkiye Foto Muhabirleri Derneği ve Türkiye Gazeteciler Birliği; T24 Gazeteci Tolga Şardan’ın tutuklanmasına karşı yapılan ortak açıklamada yazar, Tolga Şardan’ın derhal serbest bırakılmasını talep etti. Açıklamada, “Hiçbirimiz bu korkutmayı kabul etmiyoruz. Biz gazeteciyiz, gazetecilik yapmaya devam edeceğiz.”
“Ülkemizde sansür yasasının uygulanmasıyla basını susturmaya, sindirmeye, hizaya getirmeye yönelik girişimler var. Biz gazeteciyiz, gazeteciliğin suç olmadığını haykırmaya, baskı ve tehditlere rağmen yolsuzlukları dile getirmeye, yolsuzlukları dile getirmeye, gazeteciliğin suç olmadığını haykırmaya devam edeceğiz. Açıklamada, zulmün tüm baskılarına rağmen gazetecilik yapmak ve halkın haber alma hakkı için çalışmak” ifadelerine yer verildi. “Meslektaşımız Tolga Şardan, 31 Ekim’de T24 ‘MİT’in Cumhurbaşkanlığına sunduğu adli raporda neler var?’ internet sitesinde yayınlandı. “Kamuoyunu endişe, endişe veya panik yaratmak amacıyla kamuoyunu aldatıcı bilgileri açıkça yaymak” başlıklı yazısı nedeniyle başlatılan soruşturmada 1 Kasım akşamı tutuklandı. Şardan, yazısında, son günlerde yargıda ortaya çıkan usulsüzlük iddialarına ilişkin devletin ilgili kurumlarının da soruşturma yürüttüğü bilgisini paylaştı. Ancak bu yazımız bazı otoritelerin tepkisini çekti ve bunun sonucunda meslektaşımız tutuklanarak cezaevine gönderildi. Açıklamada, “Shardan’ın aceleyle soruşturulması, evinde ve belgelerinde arama yapılarak gözaltına alınması ve tutuklanması ülkemizdeki tüm gazetecilere yönelik ciddi bir gözdağıdır” denildi.
Açıklamada, adalet sistemindeki sorunları araştırıp kamuoyuna sunmanın gazetecinin görevi olduğu belirtildi. “Hakimler ve Savcılar Kurulu’na yazılan dilekçelerden MİT raporlarına kadar uzanan çarpıtmalar karşısında hakimlerin bu sorunları gündeme getiren gazetecileri tutuklamak yerine adalet sisteminin işleyişine odaklanması gerekiyor. Gazeteci Tolga’nın bu sıkıntıları Şardan, “Bunu yazdığı için tutuklanması, sorunlarının üstünü örtme girişiminden başka bir anlam taşımaz.”
“Meslektaşımız Shardan’a ve gazeteciliğine kefiliz”
Açıklama şöyle devam etti:
“Yalan haber öncelikle gazetecilik suçudur. Şardan, bu suçu hiçbir zaman işlememiş, dürüst ve saygın bir meslektaşımızdır. Gazetecilik mesleği çerçevesinde 35 yıldır görev yaptığı konuları titizlikle yazan ve yazan, haberleri ve perde arkası bilgileriyle kurumlardaki sorunlara odaklanan kıdemli ve saygın bir gazetecidir.Meslektaşımız Şardan ve onun gazeteciliği.
Tolga Şardan Ankara’da gözaltına alındı. Fotoğraf: Alican Uludağ/DW
Şardan’la aynı gün meslektaşımız Dinçer Gökçe de aynı suçlamayla İstanbul’da gözaltına alındı ve ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Kamuyu bilgilendirme faaliyeti yürüten ve sadece gazeteci olan kişilere yönelik bu sistematik gözdağı asla kabul edilemez. “Bu son örneklerle bir kez daha görünür hale gelen gazetecilere yönelik hukuksuz çabalar, düşünce ve ifade özgürlüğüne vurulan bir darbe haline gelmiş, ülkemize büyük zararlar vermektedir.”
Açıklamada, “Gazetecilerin tutuklanmasının, kamuoyunun bilgi alma hakkının engellenmesine ve basın yoluyla kamu denetiminin felce uğramasına yol açtığı” vurgulandı. Açıklamada, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin geçen yıl kabul ettiği dezenformasyon yasasına işaret edilerek, şöyle denildi: “Gazetecilerin, sansür yasası dediğimiz ‘yanıltıcı bilginin kamuya açıklanması’ hatasını ceza kanunumuza ekleyen yasaya bu nedenle karşı çıktılar.” Bu kanun, anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle aylarca Anayasa Mahkemesi’ne taşınmıştı.” “Yargıtay’ın kararı bekleniyor. Bu karar alınana kadar pek çok arkadaşımızın çerçevesi belli olmayan bu suçlamayla demir parmaklıkların arkasına gitmesi söz konusu değil. Anayasa Mahkemesi bu konuda kararını vermelidir. Sansür maddesine ilişkin karar bir an önce alınsın.”
Açıklamada, “Basın meslek kuruluşları olarak Tolga Şardan ve tutuklu tüm gazetecilerin derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Arkadaşımız Tolga Şardan’ın tutuklanmasının ardından söylediği gibi: Biz gazeteciyiz, gazetecilik yapmaya devam edeceğiz.”
DW/TY,JD
