NORVEÇ’in Bergen şehrinde yaşayan ve kalbi besleyen ana damarın çatallanma bölgesinde yüzde 90 darlık tespit edilen Sozdar Tasman’a (38), anjiyo çok riskli olduğu için yapamayacaklarını ve baypas ameliyatından başka deva olmadığı söylendi. Baypas olmak istemeyen ve bir yakının tavsiyesiyle Dicle Üniversitesi Hastanesi ile bağlantıya geçen Tasman, geldiği Diyarbakır’da, anjiyografik yöntemle yapılan 1,5 saatlik operasyonla sağlığına kavuştu.
Norveç’in güneybatı kıyısındaki Hordaland eyaletine bağlı Bergen kentinde yaşayan Sozdar Tasman, bir mühlet evvel kalbi besleyen ana damarın çatallanma bölgesinde ağrı nedeniyle bir sıhhat kuruluşuna başvurdu. Kalbi besleyen ana damarın çatallanma bölgesinde yüzde 90 darlık olduğunu söyleyen hekimler, anjiyonun çok riskli olduğunu ve baypastan öbür deva olmadığını söyledi. Araştırma yapan Tasman ailesi, daha evvel Diyarbakır’da kalp ameliyatı olan bir yakınlarının tavsiyesiyle Dicle Üniversitesi Hastanesi ile iletişime geçti. Yapılan görüşmenin ardından Diyarbakır’a gelen Tasman, buradaki tetkiklerin akabinde baypasa gerek duyulmadan anjiyografik prosedürle yapılan 1,5 saatlik müdahalenin akabinde sıhhatine kavuştu.
‘ALMANYA’DAN, İSVİÇRE’DEN, BELÇİKA’DAN, DİYARBAKIR’A GELİYORLAR’Dicle Üniversitesi Kalp Hastanesi’nde görevli Kardiyolog Prof. Dr. Hakkı Şimşek, yaptıkları tetkiklerde Sozdar Tasman’ın kalbi besleyen ana damarın çatallanma bölgesindeki darlığın yüzde 98 olduğunu tespit ettiklerini tabir ederek, şunları söyledi: “Bu hastamız bir yakını tarafından bize ulaştı. Ailesel hikayesi olan, çok sigara içicisi olan 38 yaşında olan bir hastamızdır. Kendisi Norveç’te yaşıyor. Yüzde 90 darlığı olan bir yakınında baypasa gerek kalmadan müdahale ettik. Bu vesileyle bize ulaştı. Daha sonra anjiyo imgelerini bize gönderdiler. Kalbi besleyen damarların çıkış bölgesinde bir damarda yüzde 90 olduğunu zannettiğimiz lakin bizim yaptığımız anjiyoda yüzde 98 darlık olduğunu sapladık. Öteki damarda ise yüzde 60 darlık olduğunu sapladık. Ameliyat kararının yanlış bir karar olmadığını, hastanın yaşının genç olmasıyla baypas hakkını da baki tutmak kaidesiyle bunu anjiyografi metotla açılabileceğini, çok yüksek riskli olduğunu yakınlarına ilettik. Hastamız cevabımıza 2 gün sonra uçak biletini kesip geldi. Bize ameliyat olmak istemediğini söyledi. Anjiyografi metotla damarlarının açılmasını istedi. Biz de çok şükür başarılı bir operasyon geçirdik. Kalbine 3 tane stent takarak bu müdahaleyi geçekleştirdik. Hastamız çok şükür çok sağlıklı. Güzeliyle taburcu edeceğiz. Norveç’te açık kalp ameliyatını önerip, anjiyografi yöntemle müdahalesini çok riskli olacağından dolayı yapamayacaklarını söylemişler ama hasta kabul etmemiş. Almanya’dan, İsviçre’den, Belçika’dan gelenler oldu. Diyarbakır Dicle Üniversitesi Kalp Hastanesi Kardiyoloji ünitesi hakikaten alanında önemli işler yapıyor.”
Sozdar Tasman da ilk başlarda çok korktuğunu dile getirerek, “Norveç’teki doktorlar baypas olmamı söylediler. Ben de baypas olmak istemedim. Hakkı Hocayı duyduk bazı akrabalarımızdan. Oradan buraya geldim. Baya uzun bir yoldu. Bana baya kritik dedikleri için kokmuştum. Hatta bana ‘çıkamazsın’ dediler. Norveç’te birkaç gün tabiplere gözükerek hastaneye gidebildim. Elhamdülillah şu an durumum çok düzgün. İnşallah daha da yeterli olacağım” dedi.
